Yaklaşık 55 yıl önce liseli bir gencin kazası sonrasında, binlerce insanın hayatının değişeceğini kim tahmin edebilirdi? Hayatını engelli insanların özgürlüğüne adamış, ilham verici bir Mühendis, Ralf Hotchkiss. Hayatı bir anda tepe taklak olan bir mühendisin tekerlekli sandalye girişimciliği ile binlerce insanı nasıl özgürlüğe kavuşturduğuna şahit olacaksınız.
Tekerlekli Sandalye ile Tanışması
Lisede öğrenci olan Ralf Hotchkiss, motosikletiyle mazgalların üzerinden geçerken dengesini yitirir ve çok ağır şekilde kaza geçirir. Vücudunda büyük yaralar ve kırıklar vardır. Sadece yaralarla kazayı atlatamamış, üstüne üstlük belden aşağısı da felç kalmıştır.
Tekerlekli sandalye ile ilk olarak, onu kullanmak zorunda kaldığım zaman tanışmış oldum. İlk tekerlekli sandalyemi verdiklerinde dışarı çıkmak istedim. Kaldırımdaki derin çatlak nedeniyle tekerlekli sandalyem ağır hasar gördü. Öyle bir hasardı ki kullanılamayacak haldeydi. O zaman ki tekerlekli sandalyeler pürüzsüz yüzeye sahip hastaneler yada evler için uygundu. Sokağa çıkıp bir yere gitmek mümkün değildi.
Dayanıklı, Daha Kullanışlı ve Ulaşılabilir Olmalı
Piyasada tekerlekli sandalyeler vardı. Fakat hiçbiri dışarıda kullanım için uygun değildi. Kalitesiz malzeme kullanılıyordu, çabuk bozuluyordu. Bozulan tekerlekli sandalyelerin onarımı da masraflıydı. Piyasa bir İngiliz firmasının elindeydi. Fiyatlar pahalı olduğu için herkes de alamıyordu.
Özellikle de Afrika ‘nın az gelişmiş ülkelerinde engelli insanlar çok zor şartlar altındaydı. Ralf Hotchkiss bunu değiştirmeyi ilke edinmişti! En zor şartlarda dahi engelli insanlar istedikleri yere ulaşabilmeli, evde tutsak kalmamalıydılar. Otobüse binmek, sinemaya gitmek gibi basit sosyal aktiviteler hayaldi. Hotchkiss bu durumu hareket edememenin tutsaklığı olarak tanımlıyor.
Ralf Hotchkiss harekete geçiyor.
Ralf Hotchkiss hedefleri doğrultusunda mühendislik fakültesini bitirdi. Tekerlekli sandalyeyi ulaşılabilir ve herkesin edinebileceği bir araç haline getirmek istiyordu. Bu tekerlekli sandalye tasarım olarak daha kullanışlı ve ucuz olmalıydı.
4 tekerlekli olmasına karar verdiğinde çözmesi gereken önemli bir sorun vardı. Arka büyük tekerleklerden küçük ön tekerleklere güç aktarmanın bir yolunu bulması gerekiyordu. Bisikletlerde ki mantığı kullanması için zincir gerekecekti. Fakat geri dönüşlerde sorunlarla karşılaşacağı açıktı.
İşte bu noktada Ralf dahice bir çözüm getirdi; Ezekiel Çarkı. Ezekiel çarkı küçük çemberlerin birleşerek daha büyük bir çember oluşturması mantığına göre kuruluyor. Ralf bununla rulo hareketi sağlamayı başardı. Bununla birlikte arka ana tekerlekler sabit yönde hareket etmesi gerekiyordu. İşte bu yaklaşımla daha hareketli ve manevra yeteneği olan tekerlekli sandalye yapmayı başardı.
Bu tasarım açıkçası ilgi görmedi. 4 çekişli tekerlekli sandalyesini üretmek uzun sürüyordu ve daha pahalıydı. Ralf vazgeçmedi. 1980 yılında Nikaragua ‘ya yaptığı ziyaret ile her şey tekrardan alevlendi. Ralf daha uygun teknolojiler kullarak Organization of Disabled Revolutionaries (ORD) ‘ın da desteği ile küçük bir atölyede tekerlekli sandalye üretmeye başladı. Malzemeler oldukça ucuz, işçilerin çoğu engellilerden oluşuyordu.
WHIRLWIND WHEELCHAIR adındaki bu küçük işletme 1 yıl sonra küçük bir fabrikaya dönüştü. Şuanda ise Nikaragua’dan Uganda’ya ve Afganistan’a kadar 25 ülkede çalışanları olan 20 milyon insana ulaşan efsane bir şirket haline geldi.
İstediğin yere gidemediğini düşün. Birinin seni götürmesi için beklediğini, hapsolmayı hayal et. Hayal kırıklığını ve yanlızlığı…
Whirlwind Wheelchair şuanda bağışlarla ve desteklerle yüzbinlerce insanın özgürlüğüne yardımcı oluyor. Eğer siz de destek olmak isterseniz https://whirlwindwheelchair.org/ adresinden kendilerine ulaşabilirsiniz.
Hayallerinizin ve hedeflerinizin peşinden koşmaya devam edin. Saygılarımla.