Anneciğim üzüldüğünde, heyecanlandığında bir kaç türkü mırıldanırdı. Çoğu zaman türkünün tamamını bilmediğinden hep aynı mısraları söylerdi. Hem okudum hem de yazdım, yalan dünya senden bezdim oooof ‘ der devamını getiremezdi.
Annemin dilinden duyduğum bu türküleri araştırıp buldum. Sözde annemi sevindirecektim . ‘Annee bak sana ne dinletecem’ deyip, Hacer Buluş‘un seslendirdiği Hem Okudum Hem Yazdım türküsünü açtım. Daha duyar duymaz boncuk boncuk yaşlar döküldü gözlerinden. Hemen türküyü durdurdum. Annemin ağlamasına nasıl dayabilirdim ki. Kızdı ‘devam etsin’ dedi. Türkü çaldı annem ağladı, türkü çaldı annem ağladı. Bir daha da bulduğum hiç bir eseri dinletmedim anneme. Sırf o ağlamasın diye …
Annemi mutlu edebilmek adına başladığım bu Türkü araştırma ve arşivciliği zamanla bir heves haline geldi. Yeni şarkılardan,sanatçılardan keyif almamaya sürekli eski müzikler dinlemeye başladım. Neriman Altındağ Tüfekçiler, Aliye Akkılıçlar, Nezahat Bayramlar, Nida Tüfekçiler bende ayrı hisler uyandırmaya başladı…
Üzülerek söylemeliyim ki bugün takipçilerimin yaptığı yorumlar vasıtasıyla Hacer Buluş’un vefat ettiğini öğrendim. Bu değerli sanatçının ölüm haberiyle yine o eski müziklere gömülüp defalarca dinledim. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun…